Avrupa’da Türban Tartışmaları

Bu kitap, evrensel bir oluşumun Türkiye Cumhuriyeti'ndeki izdüşümü üzerine düşündürtmeyi amaçlıyor. Yani, Özgürlüğün, hoşgörünün ve demokrasinin matrisi olan Laisite ile, toplumumuzu cumhuriyetçi cumhuriyetin rahminde muasır medeniyetle buluşturmayı hedefleyen laisitenin seksen yıldan beri (neredeyse bir yüzyıl olacak!) inkar terimleri dışında irdelenememişliği üzerine düşündürtmeyi...

Kitabın çatısını, Büyük Devrim'inden 216 yıl sonra, cumhuriyetin mayası olan laisiteyi, yeni bir yasayla bir kez daha olumlama gereği duyan Fransa'da, o yasanın düşünsel altyapsını hazırlamak üzere kurulan Stasi Komisyonu'nun raporu oluşturuyor.

Rapor iki yönden önem taşımaktadır. Önce, laisizmin anavatanındai bu naosyonun nasıl ve hangi nedenlerle cumhuriyetin omurgası kılındığını ortaya koyuyor. Sonra da, İslam'ın, Katoligliğin hemen peşinde yer alan ikinci büyük din haline gelmiş olduğu bir ülkede -açıkça söylemese bile- laissiteyi İslamcılara karşı korumanın önlemlerini saptıyor. Hemen belirtmek gerek: burada, totaliter Amerikan kapitalizmini yönetenlerin siparişi üzerine şablonlanmış bir "medeniyetler çatışması" söz konusu değildir. Fransa'nın amacı, ülkenin Müslüman halkına,i cumhuriyet yurttaşı olmayı öğretmek ve benimsemektir